Yoğurt, besin değeri yüksek, laktik asit fermantasyonu sonucunda elde edilen ve canlı laktik asit bakterileri içeren fermente bir süt ürünüdür. Lactobacillus bulgaricus sütten yoğurt yapmak için kullanılan birkaç bakteri türünden biridir.

Yoğurdun ilk olarak kimlerce ve nasıl üretildiği üzerine kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Tarihsel anlamda ise 6000 yıldır yoğurt üretilip tüketildiği tahmin edilmektedir. Yüksek kalsiyum oranı, riboflavin, protein, B12, B6 vitaminlerini içermesi nedeniyle dünyada tüketimi en yaygın ve besleyici gıda maddelerindendir. Yoğurdun Orta Asya’da bulunduğu tahmin edilmektedir. Bazı Fransız kaynakları bunu göçebe ya da barbar yemeği olarak tanımlamaktadırlar. Yoğurdun adı Türkçe olup neredeyse tüm dillerde adı budur. Fakat Bulgar ve Rus kaynaklar bunu Bulgar buluşu olarak tanıtmaya çalışmaktadırlar. Hatta Rusçada Yoğurt-Йогурт olarak adlandırılmasına rağmen Rus kaynaklar onu Bulgar buluşu olarak tanıtmaktadır. Avrupa’nın yoğurt ile tanışması ise Osmanlı zamanında Kanuni Sultan Süleymanın emriyle Balkanlar’daki sancaklardan Avrupa’daki bazı krallara şifalı yiyecek olarak gönderilmesiyle olmuştur.

Yoğurt saf olarak yendiği gibi meyvelisi de mevcuttur. Bunun dışında da yoğurdun çeşitleri bulunmaktadır.

Örneğin; süzme yoğurt yaygın olarak meze yapımında kullanılmaktadır. Yoğurt ile yapılan pek çok yemek ve içecek türü vardır, ayran, cacık ve keş bunlardan bazılarıdır.

Meyveli Yoğurt Ne Kadar Sağlıklı?

Meyveli yoğurtlar da piyasa koşulları ile tüketiyor olduğumuz birçok üründe olduğu gibi içlerinde sadece olması gereken malzemeleri içermemektedir. Bebekler içinde önemli besin olan meyveli yoğurtlar maalesef bazı kimyasallar içerebilmektedir. Öyle ki meyveli yoğurtlar sadece çürümüş, artık meyveler ve çöpe gidecek meyvelerden üretiliyor olması bile kimyasal ürünlerin yanında masum kalmaktadır. Çoğu kez içerisinde yer alanlarının yazılmış olduğu meyvelerin koku ve tatlarını anımsatmak ve gerçek meyve kullanılmış algısını uyandırmak için birçok kimyasal kullanılmaktadır. Bunun yanında ambalajlarda olan ürünlerin reyon ömürlerini de arttırmak için asit düzenlemek, koruyucu özelliğini artırmak için de anti-mikrobik maddeler ve bazı tatlandırıcılar, renklendiriciler ilave edilmektedir. Ve özellikle de tatlandırıcıların birçok zararları laboratuvarlarda tespit edilmiştir.

Bu tür tatlandırıcılar mısırın genetiği ile oynayarak elde edilmiş mısır şekeri ile yapılmaktadır. Bu da bireylerde alışkanlık yapmakta, zamanla bağışıklık sistemini de ne yazık ki kötü yönde etkilemektedir. Tartrazine (E102) , Quinoline yellow (E104), Ponceau (E124) ve Sunset Yellow isimli renklendiriciler de çocuklar üzerinde davranış bozukluğu gibi etkileri meydana çıkarmaktadır. Aynı zamanda yetişkin bireylerde mide bulantısı, mide krampları gibi olumsuz sonuçlar oluşturmaktadır. Herkesin bildiği üzere şeker de zararlıdır. İçindekiler kısmına direkt şeker yazmaktan kaçınarak glikoz şurubu, früktoz şurubu, maltoz şurubu olarak değiştirerek yazılmaktadır. Bu da maalesef durumu değiştirmemektedir. Eğer ki meyveli yoğurt yemek istiyorsanız veya çocuklarınızın beslenmesinde kullanmak istiyorsanız sağlıklı olanı kendinizin yapmasıdır. Evde kendiniz normal ev yoğurdu yaparak, dilediğiniz meyveleri ilave ederek tüketmeniz daha sağlıklı olacaktır.